Hoşgeldiniz

"Çocukluğumuz;  hayatımızın masumiyetle, heyecan ve sevgi dolu yaşandığı günler..." Bu yüzdendir ki, hep eski günler, eski mutluluklar, eski coşkular daha değerliymiş gibi gelir bize ve o dönemlere geri dönmek isteriz. Eski zamanlarda çocuklara çizgili pijama giydirilir, ayakta lastik pabuçlar, yollar yazın tozlu, kışın her daim çamurlu. Bata-çıka gidilirdi okula... Benim çocukluğumda  “Al satarım bal satarım ustam öldü ben satarım” diye başlayan şarkılarımız vardı. Saklambaç her mevsim oynadığımız bir oyundu.  “İlim” her şeydi. Öğretmenin vurduğu yerde gül biterdi. O öğretmenlerin vurduğu yer acımazdı... Sabahın köründe kalkar, her gün başka bir şey var gibi tüm çocuklar coşku içinde mahallede toplanırdık. Yaz kış fark etmezdi; annemiz yeter artık eve gelin diyene kadar sokaklarda oynardık. Su birikintilerinde, dere boylarında ağaç parçalarını kendimize gemi yapar, yarıştırırdık. Biz çocukların “ahları” vardı ama “ofları” yoktu. Bezginlik nedir bilmezdik. Oyundan hiç bıkmazdık, yorulduğumuzu ancak akşam yatağa yatınca fark ederdik. Ancak, uyku yorgunluğumuzu alırdı. Gökyüzüne uçurtmalarla adımızı yazardık. İpini kaçırdığımız uçurtmamızın çocukken değil de, büyüyünce içimizi yaralaması bu yüzdendi. Koşuştururken dizlerimizin üzerine düşmekten bir hal olur; ötemizi berimizi yaralar dururduk. Hatta aynı yaranın üzerine bir çok kez düşerdik, ama yine de kalkar, uçurtmalarımızı neşe ile uçurtmaya devam ederdik. Şimdi çocuklarımız bizlerin yaşadığı bu güzellikleri bilmeden büyüyorlar. Bilgisayar başında, dört duvar arasında,  okul- dershane-ev üçgenine sıkıştırılmış, keyifsiz, neşesiz hatta sevgisiz hayatlar yeşertiyoruz. Biz çocukluğumuzu doyasıya yaşadık, sıra çocuklarımızda. Onlara, en sevdiklerimize, hiç değilse bir uçurtmayla gökyüzüyle tanışmayı armağan edebiliriz.
Gökyüzü herkesindir. Çocuklarınız için yer ve gök birleşsin, geleceğe mutlu yaşanmış çocukluklar ile daha yaşanılır dünya bırakalım. Çocukluğum nerede diyenler, çocuklarını  gökyüzüyle  tanıştırmak isteyenler ya da uçurtmalara bakıp kendi uçurtmasını arayan tüm dostlar, sizleri, yüreğinizi uçurtmanın kuyruğuna takıp bizlerle uçmaya davet ediyoruz.